BM’den uyarı: Kadınlar hâlâ barış süreçlerinin dışında tutuluyor
Kadın, Barış ve Güvenlik (WPS) gündeminin ortaya çıkışından çeyrek asır sonra Birleşmiş Milletler, kadınların barış süreçlerine tam ve eşit katılımının henüz sağlanmadığını söyledi ve ülkelere bu çerçeveye yeniden bağlılık çağrısında bulundu.
Uppsala Çatışma Verileri Programına (UCDP) göre, 2024 yılında dünya çapında her biri en az bir devleti kapsayan 61 silahlı çatışma meydana geldi. Bu rakam 1946’dan bu yana en yüksek seviye. O yıl yapılan barış görüşmelerinin yüzde 90’ında kadın müzakereci bulunmamasına rağmen dünya genelinde müzakerecilerin yalnızca yüzde 7’sini, arabulucuların ise yüzde 14’ünü kadınlar oluşturuyordu.
Birleşmiş Milletler Cinsiyet Eşitliği ve Kadının Güçlendirilmesi Birimi (BM Kadın Birimi) Direktör Yardımcısı Kirsi Madi, Brüksel’de düzenlenen fotoğraf sergisinin açılışında yaptığı konuşmada, “25 yıl sonra bile dünya barış yerine savaşı seçmeye devam ediyor. Ve bunun bedelini kadınlar ödüyor.”
Sergide savaş sonrası toplumları yeniden inşa eden, müzakere süreçlerinde yer alan ve hayatta kalanlara destek veren kadınların fotoğrafları yer alıyor.
Kadın, barış ve güvenlik gündeminde neler var?
31 Ekim 2000’de Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, silahlı çatışmanın kadınlar ve kız çocukları üzerindeki orantısız etkisini resmen kabul eden ve kadınların çatışma önleme, çözümleme ve çatışma sonrası süreçlere eşit katılımı çağrısında bulunan 1325 sayılı Kararı kabul etti.
Bu karar Kadın, Barış ve Güvenlik (WPS) gündeminin temelini oluşturdu. Bugüne kadar BM Güvenlik Konseyi bu gündeme ilişkin 9 ek karar almış ve 100’den fazla ülke ulusal eylem planlarını kabul etmiştir.
2025 yılı aynı zamanda Pekin Deklarasyonu ve Eylem Platformu’nun 30. yıldönümüne de denk geliyor. Bu, WPS gündeminin temelini oluşturan dönüm noktalarından biridir.
Barışa giden uzun yol: Sri Lanka’dan Brüksel’e
Brüksel sergisinde ayrıca insani yardım kuruluşu Mines Advisory Group (MAG) tarafından oluşturulan Kadın Lens projesinden fotoğraflar da sergileniyor.
Paris’te yaşayan İranlı fotoğrafçı Maryam Ashrafi, Sri Lanka’da mayın temizleyen kadınlarla çalışırken savaş sonrası zorlukları belgeliyor: “İnsanlar barışın savaş biter bitmez geleceğini düşünüyor. Ancak barışa ulaşmanın yolu uzun.”
Bir patlamadan sağ kurtulan Eşrefi, savaşın “görünmez” sonuçlarına dikkat çekiyor. Objektifinden çekilen bazı kareler, ölümcül bir görevin ortasında bile dayanışmayı ve insanlığı vurguluyor.
Avrupa’dan destek
Açılışta konuşan AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, “Kadınlar barış masasında ve sahada olmadığı sürece kalıcı güvenlik mümkün değil” dedi. AB, Orta Doğu ve Afrika’nın Büyük Göller bölgesindeki kadın örgütlerini desteklemek için 12 milyon Avro tutarında ek finansman sağlayacak.
AB eşitlik elçisi Aude Maio-Coliche, 2024 yılında kadın örgütlerine ayrılan bütçenin 30 milyon avroya ulaştığını ve son üç yılda üç katına çıktığını söyledi. Ancak “gündemin güncellenmesi gerektiğini” de vurguladı: “Günümüz dünyasında iklim krizi, yapay zeka, çevrimiçi şiddet gibi yeni tehditler var. Bunlara yanıt verebilmek için kadın, barış ve güvenlik gündeminin yenilenmesi gerekiyor.”
Birleşmiş Milletler verilerine göre 2024 yılında ülkelerin dörtte birinde kadın haklarında düşüş yaşanacak. Askeri harcamalar arttıkça insani yardımların azalması kadınların barış süreçlerine katılımını zorlaştırıyor.
BM Kadın Birimi’nden Kirsi Madi durumu şöyle özetledi: “Güvenlik sadece savaşın olmaması anlamına gelmez; toplumların korunması, fırsatlara erişim ve insan haklarının güvence altına alınması anlamına gelir. Ancak hâlâ dik bir tırmanışın başlangıcındayız.”