Burdur’da tarlalar mora büründü: Litre fiyatı bin TL – Son Dakika Yaşam Haberleri
Burdur Gölü'nü kurtarmak amacıyla 2005 yılında Burdur'da başlatılan Lisinia projesi kapsamında tarlalara mısır ve yoncadan daha az su tüketen gül, lavanta, adaçayı gibi bitkiler dikildi. Bu sayede tarımsal faaliyetler susuz yürütülmekte ve göl ve yer altı içme suyunun daha az kullanılması garanti altına alınmaktadır. Burdur'un Yeşilova ilçesi Akçaköy'de Lavanta Deresi olarak adlandırılan alanda yaklaşık 900 dönümlük alana dikilen adaçayı ağaçlarının iklim değişikliği nedeniyle erken çiçek açması sonucu tarlalar mora büründü. Salda Gölü'nü Burdur Gölü'ne bağlayan lavanta ve gül yolu boyunca yer alan tarlalar da ekoturizme büyük katkı sağlıyor. Temmuz-Ekim ayları arasında hasat edilen adaçayı, hem kurutulmuş hem de yağlı halinin farklı alanlarda kullanılması nedeniyle büyük ilgi görüyor. Geçtiğimiz yıl adaçayı yağının kilosu 1.000 ile 1.500 TL arasında satılırken üreticiler bu yıl fiyatların daha da artacağını düşünüyor.
Lisinia Doğa Projesi'nin kurucusu Veteriner Hekim Öztürk Sarıca, hidroponik projeyle birlikte bölgeye adaçayı ekerek ekoturizmin canlanmasına öncülük edenlerden biri; “2005 yılında başlattığımız Lisinia Projesi kapsamında Burdur Gölü'nün kurtarılması ve gelecek nesillere içme suyu sağlanması çalışmalarımızın yanı sıra Akçaköy'de adaçayı yetiştiriciliğine de başladık. Adaçayı su tüketmeden büyüyebilen bir bitkidir. Aynı zamanda uluslararası pazarda ülkemize ciddi anlamda döviz kazandırabilecek bir tesis. Hem kurutulmuş hem de yağlı adaçayı uluslararası pazarlarda ve Türkiye'de satılabilmektedir. Yaklaşık 900 dekar alanda adaçayı üretimi yapıyoruz. Bu yıl hava koşullarının biraz değişmesi nedeniyle adaçayı ağaçları biraz daha erken çiçek açtı. Tabii lavantadan sonra en ciddi mor görünümü adaçayında gördük. “Geniş adaçayı bahçelerinde artık adaçayı bahçelerini ekoturizmle buluşturduk, insanların gelip görebileceği ve dinlenebileceği adaçayı bahçelerinde o mor görünümü yakalayabilirsiniz.” dedi.
Birçok hastalığa karşı doğal çözüm
Öztürk Sarıca da adaçayının birçok hastalığa iyi geldiğini ve bu nedenle tercih edildiğini belirtti. “Adaçayı özellikle Helicobacter Plori'nin neden olduğu mide ağrısı ve gastrite karşı oldukça etkilidir. Öte yandan Staphylococcus Aureus'un neden olduğu diğer hastalıklarda da oldukça etkilidir. Ayrıca sindirim sistemi problemlerinde, özellikle de gaz problemlerinde ve çocuklarda gaz problemlerinde adaçayı ciddi anlamda kullanılabilir. Ayrıca adaçayı antimikrobiyal olarak sadece bakterileri öldürmez. Ayrıca mantarlara ve birçok virüse karşı da etkilidir. Bu nedenle adaçayı hayatımızın her alanında kullanma fırsatına sahibiz. “Özellikle inatçı boğaz ağrılarında Streptococcus dediğimiz antibiyotiğe dirençli bakterileri de öldürüyor.” Dedi.
Susuz yetişiyor ve 1.000 ile 1.500 TL arasında satılıyor.
Sarıca, adaçayının yüksek bölgelerde susuz yetiştiğini ve litre fiyatının 1.000 ile 1.500 TL arasında değiştiğini söyledi.Adaçayı 800 ila 900 metre arasındaki rakımlarda damla sulama sistemiyle yetiştirilebildiği gibi, daha yüksek rakımlarda susuz olarak da yetiştirilebilmektedir. Şu anda Akçaköy Lavanta Deresi'ndeki yaklaşık 900 dekarlık bahçelerimizde ve adaçayı tarlalarımızda su kullanmadan üretim yapabiliyoruz. Adaçayı hasadı temmuz ayında başlayıp ekim ayı sonuna kadar devam etmektedir. Uzun bir hasat dönemi var. Yani belirli bir ayda hasat yapmanıza gerek yok. Hasat edilen tarlaları zamanında çalışma imkanına sahipsiniz. Hem kurutulmuş adaçayı hem de yağı değerli olduğundan bu işlemin taleplerine bağlı olarak yağının çıkarılması veya kurutularak iç ve dış pazara satılması mümkündür. Geçen yıl adaçayının litre fiyatı 1000 ile 1500 TL arasındaydı. Tabii ürün henüz piyasaya sürülmediği için bu yılın fiyatları henüz açıklanmadı ama daha cazip fiyatlara doğru gelişeceğini düşünüyorum.” Sözlerini söyledi.
Öztürk Sarıca, farklı bölgelerden toplanan adaçayı kullandıklarını söyledi. “Adaçayının hasadını yaptıktan sonra yağının çoğunu Lisinia proje bölgesindeki damıtma tesislerimizde çıkarıyoruz. Yağı çıkarıldıktan sonra ekoturizm amacıyla gelenler tarafından ister yağ olarak ister 10 gramlık şişelerde satılabiliyor. Ayrıca kozmetik veya yağ karışımları burada işlenerek satışa sunulmaktadır.“r” dedi.